Söğütlüçeşme Tren İstasyonu’nda yapılması planlanan ve yıllardır bitirilmeyen “viyadük inşaatı”, 45 bin metrekarelik bir alanda onlarca dükkanın bulunduğu bir tüketim merkezine dönüşmesiyle geçtiğimiz ay açıldı.
Kent hakkı savunucuları, ekoloji örgütleri ve Kadıköylülerin itirazlarına rağmen açılan ‘Terminal Kadıköy’ yapımında ağaçların kesilmesi, bölgenin trafik yoğunluğunu artıracağı endişesi ve kamusal alanların sermayenin kâr kapısına dönüştürülmeleri bağlamında tartışılıyor.
Haydarpaşa Dayanışması’ndan Tugay Kartal ve Kadıköy Kent İnisiyatifi’nden Gülsün Gökalp süreci ve projeye neden karşı olduklarını bianet’e anlattı.
Haydarpaşa Dayanışması: Terminal Kadıköy değil, soylulaştırma merkezi
“Söğütlüçeşme sermayenin kullanımına açılıyor”
Haydarpaşa Dayanışması ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) 1 No’lu Şube Disiplin Kurulu üyesi Tugay Kartal, projenin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu olmadan yapıldığını ve istasyonun ana hat taşımacılığına uygun olmadığını söyledi:
“Öncelikle sürecin başında ilave peron ve viyadük yapılması için bir anlaşma yapıldı. İlk açıklanan projede dikilecek bina ucube bir uzay üssünü andırıyordu ve daha çok ağaç kesilmesini öngörüyordu. Buna karşı 2019 yılında TMMOB Mimarlar Odası, İstanbul Büyükkent Şubesi, Kadıköy Belediyesi ve Haydarpaşa Dayanışması bileşenlerinden BTS iptal davası açtı. 13. İdare Mahkemesi de mevcut planı şehircilik ilkelerine aykırı bularak iptal etti.
“Ama daha sonra plan revize edildi ve 49 bin metrekarelik bir alanda alışveriş merkezi ve otopark yapılmak üzere yeni bir plan sunuldu. Aynı örgütler plana itiraz ettiler. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan ÇED raporu hazırlanmasını talep ettiler. Bakanlık ÇED raporunun gereksiz olduğuna karar verdi. İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu da alanda yapılacak tüm inşaat faaliyetleri hakkında bilgilendirme istedi. Sonraki süreçte inşaat başladı.
“İstasyon ana hat taşımacılığına uygun değil”
“İnşaat bittikten sonra gördük ki Kadıköy’ün ve alanın dokusuna müdahale eden, ağaçlı alanı bozan, oradaki yolcu sirkülasyonuna müdahale eden ve doğayı katleden bir görünüme büründü. Yurt dışından gelecek gastronomi firmalarından bahsediliyordu. Gördüğümüz kadarıyla öyle bir durum yok. Türkiye’deki mevcut firmalar buralarda şube açtılar.
“Her ne kadar oraya bir viyadük yapılsa da buradaki istasyonun Haydarpaşa’nın yerini alması asla mümkün olmayacaktır. Çünkü bir yere gar diyebilmemiz için mesela bakım atölyesi gibi teknik ve elzem komplekslerin bulunması gerekiyor. Trenlerin bakımlarının yapılması gerekiyor. Zaten viyadük üzerine kurulmuş yerlerde de bu tür işlerin yapılması mümkün değil. Yolcular yüksek hızlı trenlere binerken peron ile tren arasına çelik sac konuyor ve o şekilde biniliyor. Yani istasyon ana hat tren taşımacılığına uygun değil. Bütün amaç burada Haydarpaşa ve Söğütlüçeşme’nin alanlarını sermayenin kullanımına açmak.”
“Ağaçlar gitti yerine hamburger, lahmacun ve otopark geldi”
Kadıköy Kent İnisiyatifi’nden Gülsün Gökalp ise AVM inşaatı için kesilen ağaçların hikâyesini anlatıyor ve Kadıköy’ün taşıyamayacağı bir yükle karşı karşıya olduğuna dikkat çekiyor:
“Proje, TCDD’ ye ait istasyon alanının bahçesine yapıldı. Yani kamuya ait bir alan. 500 ağaç katledildi orada. Hamdi Akın’ın dediği gibi ‘birkaç ağaç’ değildi. Kadıköy’ün merkezindeki tek yeşil alandı burası. Çok bakımlı bir park ve devasa ağaçlar vardı. Daha sonra yaptığımız araştırmalarda gördük ki oradaki 500 ağaç, TCDD envanterine kayıtlı çok kıymetli ağaçlar. Meyve ağaçları vardı. Türkiye’de yetişen ne kadar meyve varsa orada vardı. Cevizinden portakalına, hünnapından malta eriğine; şeftali, dut, erik, elma çeşitleri… Aklınıza ne gelirse, hepsi meyve dolu ağaçlardı. Ceviz ağacının altında bir kameriye vardı. Demiryolu çalışanlarının dinlenme yeri olarak kullandıkları bir yerdi. Bir ıhlamur ağacı vardı ki, benim İstanbul’da gördüğüm en büyük ıhlamurdu.
“Bu ağaçlar, şimdi rahmetli olan Kadıköylü esnaf İhsan Amcaoğlu tarafından bizzat istasyon bahçesine diktiği ağaçlardı. İhsan Bey’in kızı şimdi bir TEMA gönüllüsü. Kadıköy Belediyesi istasyon bahçesindeki bu alana İhsan Amcaoğlu adını vermek istemiş; fakat İhsan Bey mütevazı bir insan olarak reddedip ‘Ben trenden inenler, dalından meyve yiyebilsinler diye bu ağaçları diktim,’ demiştir.”
Artan trafik ve çevre kirliliği
Özalp, projenin aklanması için yapılan reklamların ardındaki kent suçlarını da hatırlattı:
“Viyadük ve çevre düzenlemesi yazan paravanlarla alan kapatıldı. Kapatılan alanda biz fark edinceye kadar 250 ağaç kesilmişti. 25O tanesini kurtaramadık yani. Daha sonra kalanları numaralandırdık. Fotoğraflarla belgeledik. Ama görüyoruz ki o kalan ağaçlar da kesildi. Yerine otopark ve yeme-içme alanlarının olduğu bir AVM yapıldı. Hamdi Akın ‘Orada birkaç ağaç vardı, biz çok büyük paralar harcayarak alanı yeşillendirdik,’ diyor. Projeden önce alanı tekinsiz ve tinercilerin uğrak yeriymiş gibi göstermeye çalıştılar. Oysaki o alan özel güvenliğin koruma alanıydı, onların izni ve bilgisi olmadan oraya birilerinin girmesi, tiner kullanması mümkün değil. Bu boş ve asılsız bir iddia. Bir yere çökülecekse önce orası yalnızlaştırılıyor sonra kriminalize ediliyor ve değersizleştiriliyor. Biz buraya değer kattık deniyor.
“Kadıköy’de artan trafik ve çevre kirliliği hiç konuşulmuyor. Hamdi Akın her gün buradan yaklaşık 130 bin insanın geçtiğini söylüyor. ‘Buradan geçiyorsanız, hamburger alın kahvenizi için, bize para bırakın’. Söylenen bu.”
“Fenerbahçe Stadı olmasaydı da proje yapılacak mıydı?”
Özalp, yurttaşların vergisiyle sermayeye kâr fırsatları yaratıldığını söyleyerek Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın rolünü ve Hamdi Akın’ın Fenerbahçe Spor Kulübü bağlantısını da hatırlatarak projenin amacının “servetine servet katmak” olduğunu söyledi:
“Hamdi Akın, Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanı aynı zamanda. Söğütlüçeşme, Fenerbahçe Stadı’na yakın olmasaydı bu projeyi yapacak mıydı merak ediyorum. Herhangi bir istasyona niye yapmıyor bu yatırımı? Bakanlık bu süreçte şöyle kullanıldı: Bir viyadük yapıldı ama dükkânlara çatı olsun diye. Viyadük kullanılmıyor. Ulaşım için gerekli dendi; ama nasıl bir gereklilik bunu göremiyoruz.”
“Hamdi Akın buranın AVM olmadığını savunuyor. Büyük sermaye, küçük esnafı yutmuş oldu. Kadıköy’ün merkezi zaten yeme-içme üzerine kurulu. Sanki Kadıköy’de hiç hamburger, makarna, lahmacun satan yer yokmuş gibi bunların ilçeye kazandırıldığını söylüyor. Bu, şu demek: ‘Biz küçük esnafın değil, kendimizin kazanmasını istiyoruz.’
“Oradaki trafik zaten içinden çıkılmaz bir haldeydi. Söğütlüçeşme’den Altıyol’a çıkmak başlı başına bir işti. Şimdi ekstra bir yük ekleniyor. Kadıköy’ün merkez mahallelerinin doğru düzgün deprem toplanma alanı bile yok. Fenerbahçe Stadı’nın kapasitesinin artırılması da konuşuluyor, Kuşdili Çayırı da aynı şekilde tehlike altında. Kadıköy tamamen kaldıramayacağı yüklerin altına girme riskiyle karşı karşıya.
“Hamdi Bey Söğütlüçeşme’den günde 120 bin kişinin geçtiğini belirterek kaç hamburger satılacağının hesabını yapıyor. Oysa yüzlerce ağaç yok edilerek insanlar temiz havadan yoksun bırakıldı.”
Terminal Kadıköy’deki mekânlar
Komünite, Deli Deli Şarküteri, Söğütlü Lokanta, Hebun, Onur Ocakbaşı, Afitap Meyhane, Shivili [Gürcü Mutfağı], Beyaz Fırın, Nesta Cuisine, Marmaris Büfe, Ters Köşe, Soju Bar, Trattoria Fontana, YediDeYedi, Rossmann, Flying Tiger, Taze Direkt, RD Club, Yves Rocher, Casio, MAD Parfum, Candy Zoo, Cafer Erol.
Bunlara ek olarak kahve zincirleri şubeleri ve eczane gibi yerler de bulunuyor.
Proje hakkında
2022 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’na (TCDD) ve kısmen İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ait olan Söğütlüçeşme Tren İstasyonu çevresindeki viyadük alanı, alışveriş merkezi inşa edilmek üzere yapılaşmaya açıldı.
“AVM-Gar” adıyla duyurulan proje kapsamında, yap-işlet-devret modeliyle bir dizi ticari alan planlandı. Karşılığında ise raylı taşımacılık için ek bir viyadük yapılacağı ifade edildi.
Projenin başlamasıyla birlikte alanda yüzlerce ağaç kesildi; Kadıköy’ün ekolojik dokusu zarar gördü. Haydarpaşa Dayanışması’nın ve bazı kent savunusu gruplarının uzun süren mücadelesi sonucunda projede bazı değişiklikler yapıldı; yapılaşma oranının düşürüldüğü açıklandı ve bazı ağaçların korunması sağlandı. Ancak Nisan 2025’te alan, “Terminal Kadıköy” ve “YEDİ DE YEDİ Terminal” adıyla açılan mekân ve markaların yer aldığı bir tüketim merkezine dönüştürüldü.
Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından tasarlanan Terminal Kadıköy, 45 bin metrekarelik bir alan üzerinde 16 bin metrekare kiralanabilir alana sahip dükkanlardan oluşuyor.
Yap-işlet-devlet modeliyle yapılan projenin tüm maliyeti 70 milyon Euro. Ana işletmeci Akfen Turizm, tesisi 29 yıl boyunca işletecek.
Projeye yöneltilen eleştiriler, kent hakkının, kamu yararının ve ekolojik dengenin özel sermaye yararına yok sayıldığı yönünde. (ADA/TY)