Son iki yılda neredeyse her ay sıcaklık rekoru yaşandı

Ağırlıklı olarak insan faaliyetlerinden kaynaklanan iklim krizi nedeniyle, dünya giderek daha fazla ısınıyor.

Paris İklim Anlaşması’nda küresel sıcaklık artışının sanayi öncesi dönem ortalamasına göre 2 derecenin altında tutulması ve mümkünse 1,5 derece ile sınırlandırılması hedeflenmesine rağmen, fosil yakıtların kullanılmaya devam edilmesi ve iklim politikalarındaki zayıflama, sıcaklık rekorlarına neden oluyor.

Avrupa Birliği’nin Copernicus İklim Değişikliği Servisi’ne göre, küresel sıcaklık artışı Nisan 2025’te sanayi öncesi döneme göre 1,51 dereceyi buldu. Bu değer, nisan ayları içinde kaydedilen en yüksek ikinci sıcaklık olarak tarihe geçti.

Son 22 ayın 21’inde sıcaklık artışı 1,5 derecenin üzerinde ölçüldü; sadece Temmuz 2024’te bu eşik 1,48 dereceyle altında kaldı. 

Berkeley Earth de bu verileri doğrularken, son 12 aylık ortalama sıcaklık artışının 1,62 dereceye ulaştığını belirtti.

10 soruda Paris İklim Anlaşması
19 Nisan 2021

“Gelecek nesilleri de doğrudan etkiliyor”

Berkeley Earth’e göre 2025’in kayıtlara geçen en sıcak yıl olma ihtimali yüzde 18, ikinci en sıcak yıl olma ihtimali ise yüzde 53. Yılın tamamında 1,5 derece sınırının aşılması ihtimali ise yüzde 52 olarak hesaplandı. Copernicus, 2024’ün 1,5 derece eşiğinin üzerine çıkılan ilk yıl olduğunu daha önce açıklamıştı.

Anadolu Ajansı’na konuşan Copernicus İklim Değişikliği Servisi İklim Bilimcisi Rebecca Emerton, sıcaklık artışının birkaç yıl 1,5 dereceyi geçmesinin Paris İklim Anlaşması’nın ihlâli anlamına gelmediğini, bunun için bu seviyenin en az 20 yıl boyunca korunması gerektiğini belirtti. Ancak mevcut eğilimin bu sınırın 2030’lu yıllarda kalıcı biçimde aşılacağını gösterdiğini de söyledi.

ECMWF Genel Direktörü Florence Rabier ise  bu verilerin sadece bugünü değil, gelecek nesilleri de doğrudan etkilediğini vurguladı.

Friends of the Earth’ten Mike Childs da küresel sıcaklık artışının tehlikeli boyutlara ulaştığını ancak Paris İklim Anlaşması hedefinin tamamen ortadan kalktığını söylemek için erken olduğunu dile getirdi. Childs, yenilenebilir enerjinin en ucuz kaynak haline gelmesi ve temiz enerji teknolojilerinin yaygınlaşmasının umut verici gelişmeler olduğuna dikkat çekti. (TY)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir