Murat Ağırel ve Timur Soykan gözaltısının arka planı

Ancak 31 Aralık 2024’te Mahiroğlu yeni bir başka açıklama yaparak satışın gerçekleşmediğini ve ödedikleri parayı geri alamadıklarını belirtti. Ayrıca, kanalın yönetim kurulunun tehdit edildiğini ve baskı gördüğünü iddia etti. Flash Haber Yönetim Kurulu Yönetim Kurulu Başkanı Özge Göktuğ Güleç’in avukatlarına ‘siyasi’ müdahaleden söz ettiğini aktardı.

Bu açıklamadan iki gün sonra, yani 2 Ocak’ta Mahiroğlu, Flash Haber’i satın alma sürecinde kanal sahipleriyle yaşanan krizin çözüldüğünü, ön ödemesinin geri alınarak satışın iptal edildiğini duyurdu. “Flash Haber’in yeni yayın çizgisinin ne olacağını bilmemekle birlikte yeni sahipliğine başarılar dileriz,” diyerek, Flash Haber’in bir başka isme satıldığını kamuoyuna ilan etti.

Kanalın yeni sahiplerinin kim olduğu bir süre belirsiz kaldı. Ocak ortasında Flash TV’nin CapitalTürk Holding’in patronu Erkan Kork tarafından satın alındığı ortaya çıktı.

Kork’a ‘yasa dışı bahis’ operasyonu

Bu gelişmeden yaklaşık iki ay sonra, 14 Mart sabahı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun yürüttüğü soruşturma kapsamında 59 kişiye yönelik bir şafak operasyonu düzenlendi. 49 kişi gözaltına alındı.

Suçlamalar arasında “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “suçtan elde edilen mal varlığını aklamak” ve yasa dışı bahis yer aldı. Soruşturmanın merkezinde Flash TV’yi satın alan Erkan Kork vardı.

Kork, yakın zamanda CapitalTürk çatısı altına Pozitifbank’ı katmış; Troy ve Payfix gibi ödeme ve kripto platformlarının da sahibi olmuştu.

Soruşturma kapsamında hazırlanan MASAK raporunda, Kork’un yasa dışı sanal bahisten elde ettiği 4 milyar 223 milyon TL’yi, 49 milyon 671 bin işlemle bu şirketler üzerinden akladığı iddia edildi.

Kork ifadesinde bu iddiaları reddetti; para transferlerinin yasal olduğunu savundu: “Bahse konu para transferleri, banka satın alma dönemimde mevcut olan altın ve ziynet eşyalarının faturalı olarak bozdurulması ve hesabıma yatırılması işlemidir.”

Payfix’in yasa dışı bahisle ilişkisi olmadığını, tersine bu tür oluşumları MASAK’a bildirdiklerini belirtti. Ancak tutuklanmaktan kurtulamadı.

Hemen ardından Flash TV, Bankpozitif, Payfix Ödeme Kuruluşu’nun da aralarında bulunduğu 23 şirkete el konuldu ve bu şirketler Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredildi.

Ağırel, operasyonun öncesinde yazmıştı

Murat Ağırel, Şubat sonlarında yasa dışı sanal bahis ağını anlatan Kirli Çark adlı kitabını yayınladı. Aynı dönemde, 8-11 Mart tarihleri arasında Cumhuriyet’te yayımlanan dört yazılık dizide, “Kim bu milyarlarca liralık çarkı döndürenler?” sorusunun peşine düştü.

Dizide, Erkan Kork’un ismi öne çıktı. Ağırel, MASAK raporuna ve hakkında hazırlanan iddianameye ulaştığını açıkladı.

Erkan Kork’a uzanan soruşturmanın 2017’ye dayandığını belirten Ağırel, Kork’un adını vermeden kendisiyle görüştüğünü belirtti ancak detay paylaşmadı.

Bu görüşmede konuşulanlar, Erhan Kork’un 7 Nisan’da cezaevinde ‘şüpheli’ sıfatıyla savcıya verdiği ifadede yer aldı. Tutanaklara göre Ağırel, bu görüşmeye Timur Soykan ile birlikte katılmıştı.

Kork’un ifadesi soruşturmaya dönüştü

Erhan Kork ifadesinde, Mahiroğlu’nun Flash TV’yi satın almak için çöp poşeti içinde 250 bin dolar verdiğini, kanalın İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun propaganda aracı yapılmak istendiğini öne sürdü.

Kendisi ise kanalı 2 ila 4 milyon dolara aldığını, bir gecede yayın politikasını ‘milli çizgiye uygun’ olarak değiştirdiğini anlattı.

Kanalı satın aldıktan iki ay sonra Ağırel’den röportaj talebi geldiğini ve görüşmede “Sizin hakkınızda iddialar var, neye güvenerek bu kanalı aldınız?” diye sorduğunu belirten Kork, bu görüşmenin ardından Ağırel’in kendisi aleyhinde haber yaptığını söyledi.

Timur Soykan’ın ise görüşmede hiç soru sormadığını ifade eden Kork, tutuklanmasının ardından Soykan’ın da kendisi aleyhinde yayın yapmaya başladığını kaydetti.

Farklı gazetecilerin isimlerini de veren Kork, bu kişilerin kendisini baskı altına almaya çalıştığını ve Flash Haber TV’yi satın almasını engellemeye yönelik isnatlarda bulunduklarını öne sürdü.

Kork’un ‘şüpheli’ sıfatıyla verdiği bu ifadeyi alan savcı, Murat Ağırel ve Timur Soykan’la ilgili kısmı dosyadan ayırarak ‘tehdit’ ve ‘şantaj’ suçlamalarıyla yeni bir soruşturma başlattı ve gazetecileri ifadeye çağırdı.

Ancak gözaltı kararının, gazetecilerin gönüllü olarak ifade vermeye hazır oldukları bir günde, sabaha karşı ev baskınıyla uygulanması, soruşturmanın hukuki değil, politik saiklerle yürütüldüğüne dair ciddi soru işaretleri doğuruyor.

(HA)