Bugün 17 Mayıs Uluslararası Homofobi, Bifobi, İnterfobi ve Transfobi Karşıtı Gün.
1990 yılında Dünya Sağlık Örgütü’nün eşcinselliği “hastalık” sınıflandırmasından çıkarması vesilesiyle, 2004 yılından bu yana olarak kutlanan günün bu seneki teması “Toplulukların Gücü”.
17 Mayıs’ın dünya çapındaki kutlamalarını buluşturan 17May.org’un bu seneki açıklaması şöyle:
“Her yıl 17 Mayıs’ta kutlanan IDAHOBIT, 1990 yılında Dünya Sağlık Örgütü’nün eşcinselliği Uluslararası Hastalık Sınıflandırması’ndan çıkarma kararını anmak amacıyla düzenleniyor. O tarihten bu yana bu gün, LGBTİ+’ların dünya genelinde hâlâ karşı karşıya kaldığı şiddet ve ayrımcılığa dikkat çekmek için önemli bir odak noktası haline geldi.
“Toplulukların Gücü teması, LGBTİ+ topluluklarının yerelden küresele uzanan çeşitliliğini ve zenginliğini yansıtıyor; kesişen kimliklerimizi, geçmişlerimizi ve deneyimlerimizi kutluyor. 2025 teması, kolektif dayanışmadan doğan güç ve direnci vurgularken, insan hakları savunucularının, LGBTİ+ sivil toplum örgütlerinin, müttefiklerin ve insan hakları ile toplumsal özgürlük için mücadele eden milyonlarca kişinin katkısını da takdir ediyor.”
Türkiye’de LGBTİ+ haklarındaki gerileme uluslararası kamuoyunda
“Sesimiz susturulamaz ve sevgimiz yargılanamaz”
Kaos GL’de yer alan habere göre, Türkiye’deki LGBTİ+ örgütleri ve insan hakları kuruluşları da 17 Mayıs’ı sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlarla kutladı.
Pembe Hayat Derneği: “Nefretle beslenen siyasi akıllar aracılığıyla aşkımız suç, kimliğimiz hedef, varlığımız ise tehdit olarak gösteriliyor. Kriminalize edilerek, sistematik nefret politikalarının tam ortasına itiliyoruz. ‘Aile yılı’ diyerek kurdukları sahte kutsallık, kimliğimize yönelen örgütlü bir nefrete dönüşüyor. Bizi evimizde, bedenimizde, ilişkimizde ve hayatımızın her alanında baskı altına almaya çalışıyorlar. Ama gerçekten başaramıyorlar! Çünkü biz korkmuyoruz. Korktuğumuz anlar yok değil; ama nihayetinde direngenliğimizden ve birbirimizden asla vazgeçmiyoruz. Çünkü bizim varlığımız suça değil, dayanışmaya çıkar! Sesimiz susturulamaz ve sevgimiz asla yargılanamaz! 17 Mayıs bizim günümüz: Direnişin, hatırlamanın ve birbirimize yeniden söz vermenin günü. Ve eğer bir gün korkuya kapılırsan; falakaya yatırılırken bile gullümünü bırakmayan, işkenceye kahkahasıyla direnen trans annelerimizin tarihini hatırla! 17 Mayıs Uluslararası Homofobi, Bifobi, Transfobi ve İnterfobi Karşıtı Günümüz kutlu olsun lubunya!
LİSTAG: “Türkiye’de bir LGBTİ+ ailesi olmak büyük bir cesaret ve direniş gücü gerektiriyor. Biz, çocuklarımızı yok sayan ve dışlayan bu düzene boyun eğmeyeceğiz. Biz çocuklarımızın yanında, onlarla beraber, ama sadece kendi çocuğumuz için değil, tüm toplum için daha adil, eşit ve onurlu bir yaşam için mücadele ediyoruz. Bugün bir kez daha söylüyoruz: Adalet evde başlar. Evde kurulan adalet, topluma yayılır. Ve biz, o adaletin taşıyıcısıyız.”

İktidardan LGBTİ+ haklarına yeni sınırlamalar
“Onurlu bir yaşamı örme inadımızı yineliyoruz”
Özgür Renkler: “Bugün LGBTİ+’lar dünyanın dört bir yanında varoluşlarını kutluyor, dayanışmanın gücünü hatırlatıyor. Ama bizler için 17 Mayıs sadece bir kutlama değil; aynı zamanda direnişin, hatırlamanın ve hayatta kalma mücadelesinin günü. Her gün kimliğimiz, ilişkilerimiz, bedenlerimiz hedef alınıyor. 2025’in ‘Aile Yılı’ ilan edilmesiyle birlikte, kapsayıcı yaşam biçimleri dışlanıyor; toplumsal cinsiyet eşitliği hedef gösteriliyor. Şimdi ise anayasal değişikliklerle LGBTİ+’ların haklarını açıkça hedef alan düzenlemeler gündemde. Bu tasarılar geçerse, temel haklarımız daha da kısıtlanacak, görünürlüğümüz kriminalize edilecek. Ama buradayız, gitmiyoruz. Yalnız değiliz, hiçbir zaman da olmadık. Birlikte direniyor, birlikte iyileşiyoruz. Çünkü bir arada olmak güç verir, dönüştürür. Bugün bir kez daha söylüyoruz: LGBTİ+ hakları insan haklarıdır! Kimliğimizden, yönelimimizden, varoluşumuzdan vazgeçmeyeceğiz. Dayanışmayı büyütmeye devam edeceğiz.”
SPoD: “17 Mayıs Uluslararası Homofobi, Bifobi, Transfobi Karşıtı Günü bu sene ‘Toplulukların Gücü’ temasıyla kutluyoruz! 2025’i ‘Aile Yılı’ ilan ederek LGBTİ+ varoluşlarımıza, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına adeta savaş açan iktidara inat hem kendi topluluğumuza dönüp gücümüzü buluyor hem de uluslararası LGBTİ+ hareketiyle dayanışarak küresel çapta yükselen faşizme karşı mücadelemizi yükseltiyoruz. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından LGBTİ+ olmanın ‘hastalık’ olarak tanımlanması hatasından vazgeçildiği bugünde hayatlarımızı hayali düşmanlara çevirmek isteyenlere inat bu topraklarda onurlu bir yaşamı örme inadımızı yineliyoruz. Yaşasın LGBTİ+ hakları mücadelemiz, yaşasın 17 Mayıs!”
Direnişin Renkleri: “17 Mayıs Uluslararası Homofobi, Bifobi, Transfobi, İnterfobi Karşıtlığı Günümüz Kutlu Olsun! Özellikle bu yıl yasaklarla, yasa tasarılarıyla varoluşlarımızı hedef alan faşist iktidar ve ittifakına karşı, dünyada yükselen sağcı ideolojiye karşı; sadece bugün değil her gün mücadeleyi büyütüyoruz. Varoluşlarımızın ‘hastalık’ olmadığını Dünya Sağlık Örgütü’nün hastalıklar listesinden çıkararak kutladığımızın 35. yılında ‘Buradayız!’ demeye devam ediyoruz. Yaşasın LGBTİ+ Varoluşlarımız, Yaşasın LGBTİ+ Mücadelemiz!” (TY)